Beyan ve Piyasa Muhasebeciliğinden Mali Mühendisliğe Terfi
Sevgili meslektaşlarım daha önceki yazılarımızda 21. yüzyılda mesleğimizin
ihtiyacı olan değişimi yaşatacak yeni bir terimden; “Mali Mühendislik ”ten bahsetmiştik.
Mali Mühendisliği; “mali tabloları tasarlayıp, bunları analiz eden, yorumlayan, mali
problemleri tanımlayabilen, bu problemlere bilimsel ve matematiksel prensipler
çerçevesinde verimli, ekonomik ve standartlara uygun çözümler üretebilen,
işletmelerin mali yapısını ve mali geleceğini inşa eden, strateji geliştiren
ve uygulayan kimse” olarak tanımlamıştık. Türkiye Ziraat Odaları Birliğinin skandal
yazısından (Piyasa Muhasebecileri) sonra mesleğimiz adına yeni gelişimlere ve
değişimlere ne kadar ihtiyacımız olduğuna tekrardan şahit olduk. Bu yazımızda geleceğin
mesleği olan “Mali Mühendisliğin”
mesleğimize yaşatacağı pozitif etkileri değerlendireceğiz.
I. MALİ MÜHENDİSLİĞİN KAVRAMSAL VAROLUŞ
NEDENİ
Günümüzde
mali müşavir; defter tutan, beyanname, bildirge düzenleyen, mali
tabloları hazırlayan, danışmanlık ve müşavirlik yapan kişi olarak
tanımlanmaktadır. Ancak bu tanım ve görevlendirme mali müşavirleri muhasebe
ofisleri ile maliye idaresi arasında dar bir alana sıkıştırmıştır. Öyle ki;
zaman içerisinde mali müşavir esas amacından uzaklaşarak, kamu kurumlarının
işlerini yapan bir çalışan özelliğine bürünmüştür. Toplumun bakış
açısında ise maliyeye kayıt yapan, beyanname ve bildirge düzenleyen, vergisel
konuları takip eden, kişi olarak algılanmaktadır. Bunun sonucunda muhasebe
bilimi alanında temel gereklilik olan küresel gelişmelerden, teknolojiden ve
yeniliklerden uzak, vergi kavramı ile var olan ve mesleğini de sadece bu kavram
çerçevesinde idame ettirmeye çalışan bir meslek profili görünümüne bürünmüştür.
Bu noktada ise mesleği adına en büyük
kaygısı; öncelikle kamu kurumlarının istemiş olduğu beyannameleri ve
bildirgeleri yasal sürelerinde beyan edebilmektir. Ne yazık ki; bu durum
karşısında ülkemizde mali müşavirler toplum nezdinde hak ettiği mesleki
saygınlığı kazanamadığı gibi, maddi anlamda da emeklerinin karşılığını
alamamaktadırlar.
Kâtiplikle başlayan mesleki gelişimimizin 21. yüzyılda ulaştığı nokta, bizce “Mali Mühendislik” olmalıdır. Mali Mühendisler kendi alanında uzmanlaşmış, pratik ve teorik bilgilerini, felsefe, matematik ve bilim ile birleştiren ve mali müşavirlerin küresel gelişmelere bağlı olarak yeniden tasarlanan mesleki kariyer alanıdır. Mali Mühendisler mali tabloları tasarlayıp, bunları analiz eden, yorumlayan, mali problemleri tanımlayabilen, bu problemlere bilimsel ve matematiksel prensipler çerçevesinde verimli, ekonomik ve standartlara uygun çözümler üretebilen, işletmelerin mali yapısını ve mali geleceğini yeniden inşa eden, strateji geliştiren ve uygulayan kişilerdir.
Kâtiplikle başlayan mesleki gelişimimizin 21. yüzyılda ulaştığı nokta, bizce “Mali Mühendislik” olmalıdır. Mali Mühendisler kendi alanında uzmanlaşmış, pratik ve teorik bilgilerini, felsefe, matematik ve bilim ile birleştiren ve mali müşavirlerin küresel gelişmelere bağlı olarak yeniden tasarlanan mesleki kariyer alanıdır. Mali Mühendisler mali tabloları tasarlayıp, bunları analiz eden, yorumlayan, mali problemleri tanımlayabilen, bu problemlere bilimsel ve matematiksel prensipler çerçevesinde verimli, ekonomik ve standartlara uygun çözümler üretebilen, işletmelerin mali yapısını ve mali geleceğini yeniden inşa eden, strateji geliştiren ve uygulayan kişilerdir.
Bu noktada mali mühendislerin çalışma alanları sadece defter tutmak,
beyanname ve bildirge düzenlenme gibi kavramlar değil bunun çok üstünde ve
ötesindedir.
II. HAKSIZ REKABETİ ÖNLEME NOKTASINDA MALİ MÜHENDİSLİK
II. HAKSIZ REKABETİ ÖNLEME NOKTASINDA MALİ MÜHENDİSLİK
Günümüzde
mesleğimizin en önemli sorunlarından biri hiç kuşkusuz haksız rekabettir.
Haksız rekabetin en önemli nedeni ise meslektaş enflasyonudur. İşe bu noktada
mali mühendislik kavramı meslek mensuplarımız için yeni bir iş alanı
yaratmaktadır. Günümüz şartlarında mali müşavirlik mesleği angaryaların
altında kalarak sadece kamu kurumlarının anketörlüğünü yapan bir meslek haline
gelmiş ve mali müşavirler kamu kurumlarının işlerini yapan bir çalışan
özelliğine bürünmüştür. Mali müşavirler angaryalar ile uğraşırken
firmaların mali tablolarını tasarlayan, bunları analiz eden,
yorumlayan, mali problemleri tanımlayabilen, bu problemlere bilimsel ve
matematiksel prensipler çerçevesinde verimli, ekonomik ve standartlara uygun
çözümler üretebilen, işletmelerin mali yapısını ve mali geleceğini inşa eden,
strateji geliştiren ve uygulayan bir birim yoktur. Bu nedenden dolayı
Türkiye’deki firmaların %85 üçüncü kuşağı göremeden iflas etmektedir.
Şu evrensel
olarak kabul edilen bir gerçektir ki; doğru bilgiye hızlı ulaşarak bunu analiz
edip yorumlayabilen firmalar rakiplerinin her zaman bir adım
ötesindedir. Mali Mühendislik kavramı bu açığı kapatarak, aynı zamanda
mali müşavirlere yeni bir iş alanı yaratacak bir projedir.
III. BEYAN VERME ORTADAN KALKACAK
Gelir
İdaresi Başkanlığı, gelecek on yıl içerisinde Başkanlığın ihtiyacı olan birçok
bilgi ve beyanların e-defter, e-fatura ve yeni nesil yazar kasa gibi sistemler
tarafından otomatik ve anlık olarak Başkanlığın veri tabanına aktararak kayıt
edilmesini planlamaktadır. Bunun en güzel örneği; “Hazır Beyan Sistemi ”dir. Buna karşı Türkiye’deki
muhasebe sistemi ve mali müşavirlik mesleğinin tüm çerçevesi Maliye Bakanlığının
istemiş olduğu bilgi ve beyanların yapılması üzerine inşa edilmiştir. Peki,
önümüzdeki yıllarda Maliye Bakanlığının ihtiyacı olan bilgi ve beyanlar bilgi
ve otomasyon sistemleri tarafından üretildiğinde mali müşavir ne iş yapacak? Muhtemelen bu soruya bazı meslek mensuplarımız
şu cevabı verecektir; “Mali müşavirler esas işi olan yorumlama, analiz ve
danışmanlık işlerini yapacaktır.” Sizce mali müşavirler buna hazır mı? Şunu
belirtmek isteriz ki; şuan ki muhasebe sistemi mali müşavirlik mesleğini sadece
beyan ve bilgi veren bir meslek haline dönüştürmüştür. Yapılan araştırmalar
neticesinde de beyana dayalı mali müşavirlik mesleği
gelecekte teknoloji ve bilgisayarlaşma sonucunda gerekliliği ortadan kalkacak
meslekler arasında üst sıralarda yer almaktadır. Bu sonuçla karşılaşmamak için,
mesleğimizin gelecekte yaşayacağı teknolojik gelişmeler neticesindeki
değişimlerini şimdiden tespit ederek, bu alanda mesleğimizin geleceğine dair
projeler ve vizyoner fikirler üretmemiz
gerekmektedir.
Bizce
bu yolda değişimin ve saygınlığın ilk adımı ise Mali Mühendisliktir.
IV. SONUÇ
IV. SONUÇ
Sonuç olarak,
21. yüzyıla damgasını vuran kavram “Değişimdir.” Biz mali müşavirler ya
değişimin kölesi haline gelerek mesleğimizi beyan ve piyasa muhasebecisi olarak
icra etmeye devam ederiz ya da değişimi biz gerçekleştirerek beyan ve piyasa muhasebeciliğinden Mali
Mühendisliğe terfi ederiz.
ARTIK TERCİH
BİZİM!
Makalenin Sözü; “Bize şimdilerde kök salacak yeni bir fidan
lazım.” Umuda yolculuk filminden…
Değerli meslektaşım makalenizi çok beğendim düşüncelerinizin çoğuna katılıyorum fakat mesleğe yeni girecek olanın arkadaşlarımızı mesleğin geleceği ile alakalı olarak karamsarlığa sürüklememek gerekir. Sizinde belirttiğiniz gibi Mesleğimizin ve meslektaşlarımızın teknolojik gelişmelerden uzak kalmaması gerekir ancak bizlerin yaptığı işler sadece vergi matrahı hesaplamak değildir örneğin bir imalat işletmesindeki Maliyet dağıtımlarının yapay zeka tarafından gerçekleştirileceğine inanmıyorum gerçekleşen her türlü teknolojik gelişim bizim işimizi daha da kolaylaştıracak nitelikte olacaktır Bizim gerekliliğimizi ortadan kaldirmayacaktir.
YanıtlaSil